Zamir (Adıl)
ZAMİR (ADIL)
İsimlerin yerini tutan sözcüklerdir.
Selim, hediyeyi dün çarşıdan almış.
O, bunu dün şuradan almış.
ben, sen, o, biz, siz, onlar
O beni dün çok aramış.
Yarın onlar bize gelmeyi düşünüyor.
bu, şu, o, bunlar, şunlar, onlar
bura, şura, ora
böylesi, şöylesi, öylesi
Bunu şunun yanına koy.
Ahmet'e onları doğum gününde almışlar.
Onu kitaplığa koydum.
Burası oradan nasıl gözüküyor?
Böylesini hiç duymamıştım.
Öylelerine güvenme.
UYARI: Yukarıda görüldüğü üzere "o, onlar" sözcükleri kişinin yerini tutarsa kişi zamiri, varlığın yerini tutarsa işaret zamiri olur. Ancak "bu, şu, bunlar, şunlar" sözcükleri kişilerin yerini tutsa bile işaret zamiridir.
Seni kim çağırdı?
Dün kimi gördün okulda?
Kimde buranın anahtarı?
Kaçıncı oldun dün?
Saat kaçta buluşalım?
Nerede oturuyorsun?
Bana ne getirdin?
Hangisini beğendin?
Ne kadarı doğru bunların?
Hiçbiri, birkaçı, çoğu, hepsi, başkası, herkes, kimse, tümü, birçoğu,
Kimi bu yemeği sevmez.
Çoğu gitti, azı kaldı.
Dün biri seni aradı.
Şahıs veya şahıs zamiri ile birlikte kullanıldığında pekiştirme görevi üstlenir.
Bu elbiseyi ben kendim diktim.
Onur soruyu kendisi çözmüş.
Benim kitabım burada seninki nerede? (kitabın)
Bizimki yine sokakta top oynuyor. (çocuk)
Bakırköy'ün sahili Kadıköy'ünkinden güzel. (sahili)
UYARI: Sıfat yapan (-ki) ve bağlaç olan (ki) ile karıştırılmamalıdır.
Duydum ki unutmuşsun gözlerimin rengini. (bağlaç)
Eylül ki ayların en güzelidir. (bağlaç)
akşamki maç, dünkü sınav, bugünkü ders (sıfat yapım eki)
yoldaki taş, bahçedeki kuş, sokaktaki adam (sıfat yapım eki)
Ekleyen : Mehmet Akif Güner