- Priestley'in kimya bilimine en önemli katkısı oksijen gazını ilk olarak sentezlemesidir. - Kimyanın gerçek bilimsel niteliğine kavuşması ünlü Fransız bilgini Antoine Laurent Lavoisier ile başlar. Lavoisier kapalı kaplarda yaptığı deneylerde kimyasal reaksiyonlar sırasında kütlenin değişmediğini... devamı
İnsanoğlu en eski çağlardan itibaren maddenin menşeini ve mahiyetini izah etmeğe çalışmıştır. Eskilerde kâinattaki her şeyin bir tek ana maddeden (prensipten) geldiği fikri vardı. Bu sebeple eskilerin ve bu arada bilhassa eski Yunan filozoflarının başlıca çalışmalarını kâinatın sonsuz karışıklığını az sayıda ana maddeyle açıklamak teşkil eder.... devamı
SABİT ORANLAR KANUNU : Lavoisier in deneysel çalışmaları sonucunda kimya biliminin nicel çalışmaları hızla devam etti. 1799 yılında Joseph Proust elementlerin birbirleri ile bileşik oluştururlarken belirli oranda birleştiklerini buldu.... devamı
BİLİMSEL YÖNTEM : Bir olgunun doğru şekilde açıklanması aslında bir süreç işidir. Önce; gözlem yapılır. Önceden konu ile ilgili veriler, olan olaylar gözlemlenir ve değerlendirilir. Ardından bu gözlemlere ve değerlendirmelere dayalı olarak bir hipotez ortaya atılır. Hipotez bu verileri yorumlamada kullanılan... devamı
KİMYASAL REAKSİYONLAR (TEMEL YASALAR): 1. Kütlenin Korunumu (Lavoisier) Yasası : Bir kimyasal tepkimede tepkimeye giren maddelerin kütlelerinin toplamı tepkimede oluşan maddelerin kütlelerinin toplamına eşittir. Tepkimeye giren atomların cins ve sayıları aynı kalır.... devamı
KATLI ORANLAR KANUNU : Kimyasal birleşmenin iki yasasından yararlanan John Dalton (1803 - 1808) tarihleri arasında bir atom kuramı geliştirdi. Dalton Kütlenin Korunumu Yasası ve Sabit Oranlar Yasasından yola çıkarak maddeyi oluşturan ve onun bütün özelliklerini gösteren çok küçük parçacıkların olduğu yorumunu... devamı